Ehlibeyt YOLU facebook sayfasını Beğenmeyi Unutmayın sevgili Canlar

15 Nisan 2017 Cumartesi





SIRAT KÜPRÜSÜNDEN HER İNSANIN GEÇMESİ MUHAKAKTIR..!

Zamanın birinde,Seyidi saadet evladı Resul soyundan olan bir pir, dede çok alim kuranı hatim etmiş ilim bilim
Sahibi talipleri olan posta oturan cem kuran Alevi önder piri olan,yoksul ve maddi durumu kötü olduğu için
Zenginlik hevesi ile, kuran bilgisi hocalığı olduğu için
Bıktım bu Fakirlikten diyor ve kararını veriyor
Gidiyor bir sunni köyünde cami hocalığını yapıyor,
Köyde her yıl herkes hocaya zekâtını veriyor. önderliğini hocalığı yaptığı için köyde herkes bişe veriyor zekât veriyor ve durumu çok iyi olur.mal mülk sahibi olur..
Gel git zaman aradan yıllar geçiyor,Bu seyyid'in Bir talibi Pirini çok üzlüyor,ve pirin evine gidiyor.gece geç vakitte odada ikisi yalnız kalıyor ve Pirini sorguya çekiyor.diyorki pirim niye yolundan döndün her yıl gelirdin cem kurardın bize önderlik yapardın senin talipleriniz sana ikrar verdik.seni canımızdan daha çok sevdik yapma etme yolundan dönme gel köye gidelim diyor talip...
Seyyid pir de diyor talibim ben yolumdan dönmedim bak sazım asılı sazımı alayım elime 12 imamların Ali nin yolunda ibadet edeyim ağlayım.diyor talipbim ben her gün saz çalıyorum Allah Muhammed Ali yolunda ibadet ediyorum diyor..
Talip tekrar diyor,pirim etme eyleme köyümüze gidelim
Pir yok diyor, köye gitmem o çileli günlerime dönmem
Burda durumum iyi mutluyum diyor.O esnada pirin kızı içeri giriyor meğerse kapıda onları dinliyormuş babasına diyor baba sen köye gitmesen ben giderim talibimiz haklıdır diyor...
geç saatlere kadar konuşuyorlar uykuları geliyor yatıyorlar,Seyyid pir yatarkerken uykusunda ruya görüyor, ruyasında çok çok susanıyor su arıyor
Tek bir Çeşme görüyor bu Çeşme'de köprünün öbür tarafından köprüye doğru gidiyor köprünün başında iki gövenlik.kolundan tutuyorlar gel diyorlar Emel defterine önce bakalım.küprü başında çadır kurulmuş masanın başında bir görevli masanın üstünde kocaman Emel defteri,ve seyyidin dosyasına bakıyorlar,sen suçlusun sana su yoktur.seyyid peki ben nasıl su içerim..bizden sana su yoktur git sırat köprünün öbür ucunda Çeşme var O çeşmenin bekçisi senin pirindir O sana su verdiyse verir vermediyse vermez...köprünün üstünde geçince bir aşağı bakıyor aşağıda alev köpüğü katran yanıyor kötü ruhları sırat Köprüsünün üstünden aşağıda yanan katranın içine atıyorlar ve Seyyid köprüyü geçiyor su içmeye,Çeşme bekçisi olan piri diyor sana su yok imdat imdat diye pirine yalvarıyor..piri diyor sen niye tek bir elinle iki karpuzu tutmuşun birini bırakmalıydın sana su yok diyor. O heyecandan uyanıyor ruyadır kan ter içinde kalmış..ve hüngür hüngür ağlıyor..talibi uykudan uyanıyor,pirim ne oldu diyor sorma be talip sabah erkenden köyümüze gidiyoruz sabah oluyor hic bişe almadan köyden giderken köylü halkı etme eyleme gitme hoca biz seni çok sevdik yok diyor köyüme gitmeye karar verdim herkes bana ne verdiyse alsınlar
Köyüne varıyor çok şükür buna aç olayım sağlıklı olayım kendim halkım milletimle beraber olayım diyor
Sevgili canlar ruhların var olduğunu übür dünya ve ahirette sual sorgu olduğu sırat küprüsünden geçmek muhakaktır.

Bu yazımı okuyan sunnni arkadaşlar östüne alınmasın bu tanınmış yaşanmış olaydır...
gayemiz insanları karalamak değil dini ayrımcılığını yapmak değildir...her inanç kendi bağında Allah katından haktır...
Yolumuz islamın Özü Hak muhammed Ali yoludur
Yolumuz; ilim, irfân ve insanlık sevgisi üzerine kurulmuştur
Hakk ile...aşk ile ola...

Sırat köprüsü 


Ahiretle ilgili iman edeceğimiz bir esas da, Sırat' ın kurulmasıdır.

Sırat, Cehennemin üzerine kurulacak köprüdür.

Sırat köprüsünün genişlik, şekil  ve uzunluğunu  Allahu Teala bilir. Sırat köprüsü hakkında Hz. Rasulullah (s.a.v) Efendimizin bildirdiği çok açık ve kesin haberler vardır. Bu hadislerden şunları öğreniyoruz:

“Mü'min, kafir herkes oradan geçer. Müminler, amel  ve takvalarına göre farklı süratlerde geçerler. Kimisi yıldırım hızıyla geçer. Kimisi rüzgar gibi geçer. Kimisi koşarak, kimisi, yürüyerek, kimisi sürünerek geçer. Kafir ve münafıklar ise ilk adımda Cehennem'e düşerler. “           ( Buhari, Rikak, 52, Müslim, iman, 329; ibnu Mace, Zühd, 33.)

Sırattan ilk önce Hz. Rasulullah (s.a.v) Efendimiz ve ümmeti geçer. Peygamberlerden başka kimse sırat üzerinde konuşmaz. Peygamberlerin o andaki tek duaları :

"Allahım! ümmetimi kurtar, Allahım onları kurtar, selamete çıkar!" şeklinde olur.( Buhari, Rikak, 52; Müslim, iman, 299; Ebu Davud, Sünnet, 25; Tirmizi, Cennet, 20.)

Sırat için "kıldan ince kılıçtan keskindir" denmesi, yokuşu bir seneliktir, inişi bir seneliktir ifadesi oradan geçmenin zorluğunu anlatmak içindir. Bazı alimler:

"Sizden hiç kimse hariç olmamak üzere hepiniz oraya uğrayacaksınız. Bu Allah'ın kesinleşmiş bir hükmüdür. Sonra biz takva  sahiplerini kurtarırız; zalimleri ise diz üstü çökmüş olarak orada bırakırız."              ( Meryem, 71.) ayetinin sırat hakkında olduğunu belirtmişlerdir.             ( Ebu'l-izz ed-Dımeşkî, şerhu Akideti'-Tahâvi, II, 604-605.)

Mahşerde ve sıratta her mü'minin nuru farklıdır. Kimisi nurlar içinde yüzerken, kimisi önünü görecek kadar bir nura sahiptir. Amel ve marifet derecelerine göre herkesin nuru farklıdır.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder